0212 441 01 72

Coronavirüs ( Covid19 ) Günlerinde Panik - Tin Psikoloji


Coronavirüs ( Covid19 ) Günlerinde Panik - Tin Psikoloji

09.10.2020     Tin Danışmanlık tarafından    

Coronavirüs ( Covid19 )  Günlerinde Panik

 

Şu an gündemimizde dikkat çekentek bir konu var: "Coronavirüs"

Üstelik Türkiye'de de açıklanan vakalar sonrasında stresimiz epey bir arttı. Gerçi uzmanların hep söylediği şey, stres bizi harekete geçiren motivasyonel bir duygu. Ancak ideal seviyede olduğu sürece. Aksi takdirde işlevsel olmaktan çıkıyor. Panik haline kadargelebiliyor bu durum. 

Mesela Türkiye'de virüsolduğunun açıklandığı sabahı hatırlayın.Market rafları bir anda yağmalandı. Sizce bu atılması gerekenilk adım mıydı yoksa bu bir panik dalgası mı?
Diğer taraftan tabii ki paniklemeden şu ankigündemi takip edebilirsiniz, önlem alabilirsiniz.

Bu sayede olası riskler azalır.Burada alınması gereken tedbirleri sıralamayacağım yanisürekli zaten onları okuyorsunuz; ellerinizi şöyle yıkayın,şöyle uzak durun insanlardan vesaire gibi... Ancak sorun şu:önlemi almışsınız, yapmanız gereken şeyleri de yapmışsınız,sınırlı temas moduna da geçmişsiniz ve sağlığınız daşimdilik yerinde. Lakin felaketsenaryoları zihninizde hala dönüyor olabilir vekendinizi "Acaba hasta mıyım?" şeklinde dinliyor olabilirsiniz bu ara.

Bazılarımız için bu düşüncelerden sıyrılmak,virüs hakkında düşünmeden durmak çok kolay olmuyor.Çünkü okuduğumuz haberler, gruplarda yapılan paylaşımlar,sosyal medya bir panik ortamı oluşturuyor resmen.Biraz da kaygılı bir yapınız varsa bu durum süreklitehlike altında hissetmenize sebep olabiliyor. 

Bir türlüsakinleşemiyorsunuz aslında. Örneğin hastalığınciddi bir belirtisinin sizde olmadığını düşünelim. Ancaksadece boğazınızda bir kaşıntı hissettiğiniz için"Acaba Corona mıyım?" deyip internetten semptomlara bakıpsürekli doktor doktor geziyor olabilirsiniz ya daetrafınızdakilere süreklisorular sorarken bulabilirsiniz kendinizi.
Sakin olun öncelikle. Bir de şöyle bir şey var:internetten okuduğunuz semptomlarla sankibu semptomlar sizde varmışçasına bazenbedeninizde duyumsamalar hissedebilirsiniz. Diyelim kinefes almayla ilgili bir semptom okudunuz, nefes almayla ilgiligöğüs kafesinizde bir hassasiyet oluşabilir.Sadece düşündüğünüz için bile...Ve orayı düşündüğünüz için bu semptom sizde varmışçasınabir zihin durumuna girmeye başlarsınızve "Acaba ben bu virüsü kaptım mı?" diye bu yüzdentekrardan yeni araştırmalar, yeni felaket senaryoları,tekrardan hastaneye koşmalar şeklinde bir döngünün içine de girebilirsiniz.
"Peki, sakin kalmak için başka neleryapabiliriz?" diyor olabilirsiniz. Önceliklebilgi kirliliğinden uzak durun! Nasıl ellerinizi kirden,virüsten uzak tutmak için çabalıyorsanız hatta eldiven bilekullanıyorsanız artık kulaklarınızı da bilgikirliliğinden uzak tutmanızı öneririm.
Sosyal mecralarda aslı olmayan ve insanları korkutmayayönelik dedikodularla karşılaşıyoruz.

Şayet bu durum kaygılarınızı besliyorsaönlemlerinizi alın. Bu ara bu tür hesaplarıtakip etmeyin örneğin ya da grupları sessize alabilirsiniz.
Sadece güvenilir kaynakların söylemlerine uyun.

İkinci en önemli durum:düşünceleriniz sizin virüsü kapmanızla ilgili felaketsenaryolarına götürebilir. Her götürdüğünde çok yüksekkaygıya ulaşabilirsiniz. Bilin ki o andazihninizin içinde geziniyorsunuz. O felaket senaryolarıylaboğuşuyorsunuz aslında.
Şu ana geri getirin zihninizi. Tam şu andabir felaket yaşamadığınızın farkına varın.

Bu yazıyıokurken aynı zamanda bazı semptomları dagerçekten hissediyor olabilirsiniz yani gerçekten sizdeolabilir bu semptomlar ama illa bu virüse kapıldığınız anlamına da gelmez.
Başka bir rahatsızlığınız olabilir, daha küçükbir rahatsızlığınız olabilir, başka bir grip türü olabilir. Yanizihnimiz bir şekilde bu ara buna odaklandığımız içinsadece bu rahatsızlıkla mücadele ediyormuşuz ve yeryüzündetek rahatsızlık buymuş gibi algılamaya başlıyor ve tabii ki de kendini tehlike içinde hissediyor.
Paniklemek sonuca ulaşmak için yapacağınız en son şey hattapaniklemedikçe daha güçlü, daha az stresli dolasıylabağışıklık sisteminiz daha güçlü olacak.
Zihninizdeki düşünceler çok hızlandıysa, kontrol edemiyorsanızşu ana gelmek için nefesinize odaklanabilirsiniz mesela.
Etrafınızda gördüğünüz nesnelere odaklanabilirsiniz.Neler var etrafınızda, bir bakının... Hangi renklerdeler,hangi malzemelerden yapılmışlar?..Evet, belirsizlikler var;burası, şu an benim aslındagüvenli alanım.Ana döndüğünüz her an aslındabir çeşit güvenlik hissi belirmeye başlıyor, güvendesiniz aslında.Bunu fark etmek çok önemli. Yani zihninizin içindekaybolmak, sizi felaketlere götürürkenbedeninize dönmek, ana gelmek; sizi şu ana,güvenli alanınıza çekecek. 

Dolayısıylaanda kalmak için nefesinizi bir araç olarak kullanabilirsiniz.Ayrıca anksiyete halinden uzaklaşamıyorsanız ki bu olabilir,dışarıya güçlü görünmeye çabalamayın.

Her seferinde güçlü görünmek için ekstra güç harcıyoruz aslında.Ancak bu sefer sizi dinleyecek biriylehissettiğiniz duyguları paylaşmaya çalışın.Konuşmak istemiyorsanız da mesajlaşabilirsiniz belki.Sakinleşmenize yardımcı olacak aktivitelere yönelin bu ara.Zihniniz durup konu üzerinde düşünmek isteyecek,geviş getirir gibi aslında bunu yapacak ancakbu üzerine sürekli düşünerek çözebileceğiniz bir durum değil.
Önlemler almanız yeterli olacak.Düşünceler yerine bedeninizi harekete geçirin.
Konu dışı şeyler okuyun mesela. Meditasyon, sporgibi aktiviteler yapın, kendinizi zorlayın bu ara bunlar için.İyi hissedeceksiniz. 

Sonuç olarak yetkililerinuygulayın dedikleri şeyleri uygulayın. Umursamaz olmayın tabii ki.
Panik dalgasına da kapılmayın aynı zamanda.Zaten şimdiye kadar hayatta kontrol etmek isteyip de ne kadar şeyikontrol edebildiğinizi de bir hatırlayın, bir bakın.
Hayatın doğası belirsizlik ve bu belirsizlik ilekalabilecek duygusal bir güce de sahipsiniz aslında.